Altın Tektaş Yüzükler Orya Kuyumculuk takı kategorilerinde sizleri bekliyor. En Şık Altın Tektaş Yüzük Modelleri Orya Kuyumculuk koleksiyonlarında sizlere sunulur. Şıklığınız Orya Kuyumculuk sayfalarındaki zarafet dolu modeller ile tamamlanıyor. Altın, inci, elmas, safir, yakut, zümrüt, pırlanta gibi değerli taşlar ve madenler kullanılarak hazırlanan tasarımlar ile de aklınızı başından alacak.
İngilizcede “Solitaire Ring” anlamına gelen, bir takı aksesuar ürünü olarak olarak, parmaklara takılan bir takı çeşididir.
Gün içinde kullanabileceğiniz minimal modellerden, davetlerde kıyafetlerinizi tamamlayacak daha gösterişli altın tasarımları Orya online altın alışveriş sitesinde beğeninize sunuyoruz.
Orya tasarımlı tektaş yüzükler günün her anında sizlerle birlikte ışıltınızı çevrenize saçmanızı kolaylaştırıyor.
Tektaş Yüzük Modelleri
Tektaş yüzük modelleri çoğu zaman süs eşyası olarak yararlanılan ya da nişan, evlilik gibi kurumların simgesi olarak parmağa takılan madeni halkadır. Varlıkları tarih öncesi çağlara dayanan yüzüğün ilk örnekleri Tunç Çağında görülür.
Bunlar çok kaba biçimde yapılmış çemberler olarak tasarlanmıştır. Ancak Girit ve Miken uygarlıklarında (Milattan Önce 1800) ince bir işçilikle süslenmiş yüzükler yapılmaya başlanmıştır. Böylece değerli bir süs eşyası olarak yavaş yavaş yer edinmeye başlamıştır.
Eski çağlarda genellikle altından, kimi zamanda o çağlarda çok değerli bir maden olarak kabul edilen demirden yapılırdı. Bu dönemlerde üstlerinde mühürler bulunan yüzükler çok yaygındı. Bunlar papirüs ya da parşömen üzerine yazılmış belgeleri damgalamak için kullanılırdı. Ayrıca yüzüğün, takan kişiler için egemenlik ve gücü yansıtan simgesel bir önemi vardı.
Orta Çağa gelindiğinde ise yüzük işçiliği çok büyük değişmeler göstermiş, farklılığa ve kullanılan renklerin uyum içinde olmasına büyük önem verilmiştir. Yüzüklerin üzeri değerli taşlar ile işlenmiş, her taş değişik bir anlam ifade etmiştir. Mühürlü yüzükler Orta çağ da oldukça yaygınlık ve çeşitlilik kazanmıştır. Gösterişin ve zenginliğin ölçüsü olarak değerlendirilmiştir.
Rönesans ile gelen yeni sanat akımları yüzük işçiliğini de etkilemiştir. Venedik, Floransa ve Roma gibi kentler yüzük işçiliğinin merkezi durumuna gelmişlerdir. Bu çağlarda da yüzükler Cellini gibi ustalar tarafından çok değerli taşlar işlenmiştir. XV. yüzyılda her parmağa bir yüzük takması adet haline gelirken zamanla bir ya da iki parmağa takılır hale gelmiştir.
Barok çağda üstleri çiçek motifleri ile süslü yüzükler moda olmuş XVIII. yüzyılda ise markiz adlı uzun yüzükler ortaya çıkmış, değerli ve mineler ile süslü ince bir işçilikle hazırlanmış yüzükler yayılmıştır. Fransız Devriminden sonra işçiliği gerilemiş ve daha az ayrıntı içeren yüzükler kabul görmeye başlamıştır.